Reading Zindanı Baladı - Oscar Wilde Kitap Yorumu

By Kitapların Senfonisi (Büşra) - Temmuz 24, 2020


TANITIM
Kitabın adı: Reading Zindanı Baladı
Yazar: Oscar Wilde
Türü: Klasik, Şiir
Yayın evi: Dedalus

Önceki Türkçe çevirileri hakkında farklı eleştirilerle muhatap olan bu balad, bir deyişle manzum eser, başka bir deyişle uzun öykü, bir hapishanenin parmaklıkları ardında kurgulandı ve o kadar etkiliydi ki, önce Reading Zindanını, sonra diğer zindanları ve dünyayı değiştirdi. Oscar Wilde'ın, bir deyişle mahkum C. 3. 3.'ün, bambaşka bir deyişle İrlandalı -bu tek başına önemli bir sebep- ve dünyanın büyük ozanlarından birisinin aşka, korkuya, ölüme, açlığa, yanlızlığa ve insanlığın kaderine yazdığı devasa bir mektuptur. Her ne kadar okunması sadece bir saat sürse de. Okumayanlar okusun insanlığın kaderini! Doğumunun 160. yılında Wilde'a hediye ediyoruz! Evet, ayrıca oldukça kişisel nedenlerle basıyoruz bu kitabı ve elbette herkes öldürür sevdiğini!

YORUM
"Oysa herkes öldürür sevdiğini!" bu meşhur sözün hikayesini hep merak etmiştim. Ne yalan söyleyeyim Oscar Wilde'a ait bir şiirden alıntı olduğunu bile bilmiyordum. Dorian Gray'in Portresi kitabını çok beğenmiştim yazarın diğer kitaplarına göz gezdirirken keşfettiğim Reading Zindanı Baladı ilgimi çok çekiyordu. Wilde, hapishanede tanık olduğu bir olay üzerine bu şiiri yazmış. Denk gelince de okumak istedim.

Kitap tamamen şiirlerden oluşmakta. Orijinal hali ve çevirisi karşılıklı olarak eklenmiş. Bu kısmı çok beğendim. Daha önceki çeviriler çok eleştiri almış. Diğer kitapları bilmiyorum ama bu baskısı gayet güzeldi. Sanıyorum bir saat gibi bir sürede bitti. Son sayfalar da Oscar Wilde'ın mektuplarından oluşuyor. Daha çok bu kitabın basım süreçleri, az çok hapishane ve Wilde hakkında birkaç şeyi kendi ağzından öğreniyoruz.

Gelelim Wilde'ın iki yıl yattığı hapishanede tanık olduğu olaya. Bir gün Wilde'ın kaldığı hücrelerin yakınına yeni bir mahkum geliyor ve neden geldiği haberi hemen yayılıyor. Charles Thomas Wooldridge adındaki mahkum, eşinin bir süre sonra eski soy adını tekrar kullanmaya başlamasına sinirlenip şiddet uyguluyor. Bu durumda eşi Charles ile artık görüşmek istemediğini belirtiyor ve evi terk ediyor. Aradan biraz zaman geçince Charles, eşinin biriyle görüştüğü dedikodularını işitiyor ve eşine tekrar görüşüp barışmak istediğini dile getiriyor. Eşi görüşmeyi kabul etmeyince Charles evinin yolunu tutuyor ve burada bir tartışma başlıyor. Bir çeşit Othello sendromu içerisinde olan Charles burada eşini ustura ile boğazından keserek öldürüyor ve ardından polise teslim oluyor.

Çok sevdiği karısını öldürdüğü için büyük bir azap içerisinde olduğunu dile getiren Charles'ın hapishanedeki yaşamında idam kararı veriliyor. Avukat her ne kadar idamı için uzatmak için görüşmeler yapsa da Charles bunları katiyen reddediyor ve ölümünü bekliyor. Wilde bunu dizelerine şu şekilde döküyor;

Onu böylesine sarsan her şeyi,
Böyle feryat ettiren bütün elemi,
Sonsuz pişmanlıklarını, döktüğü onca teri,
Kimse bilmez benim bildiğim gibi: çünkü,
Birden fazla hayat yaşayanı
Birden fazla ölüm bekler.

Bir suçlunun duygu ve düşüncelerini, hücrelerdeki diğer mahkumların korkularından ve celladın Charles için geldiği zamana kadar olan her şeyi kendi duygularıyla birlikte detaylıca bu şiire döküyor. Empati ve gözlem duygusu epey yüksek olan Wilde, kitabı Charles'a ithaf ediyor.

Reading Zindanı Baladı, Oscar Wilde'ın yazdığı son eserdi. Kitap her ne kadar kısa sürede bitmiş olsa da etkisinden uzun süre çıkamadım. Okumanızı tavsiye ederim!

Oysa herkes öldürür sevdiğini,
Bunu böyle bilin,
Kimi hazin bir bakışla öldürür,
Kimi latif bir sözle,
Korkaklar öperek öldürür,
Yürekliler kılıç darbeleriyle!
 PUAN

  • Share:

BUNLAR DA İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR

8 Yorum

  1. Oysa herkes öldürür sevdiğini!.... vefatından bir kaç yıl önce Tuncel Kurtiz seslendirmişti ben o zaman duymuştum. Ama böyle bir baladda olduğunu bilmiyordum alabilirim ilginç geldi bana kitap

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Evet sanırım Ezel dizisiyle meşhur olmuş bir şiir. Beni ilk orada duymamıştım gerçi. Okuyun mutlaka. Seversiniz sanıyorum :)

      Sil
  2. Mutlu Prens'i de çok merak ediyorum şu aralar :D

    YanıtlaSil
  3. Bazıları "Oysa herkes öldürür sevdiğini!" sözünün bizim yerli dizilerimizden çıktığını sanıyor, değil tabii :)

    YanıtlaSil
  4. Dorian Gray'in Portresi'ni okuyacağım bunu da sonra okurum :) Dorian diye bir şarkı var Agnes Obel'in onu aratırken bulmuştum taa ne zaman hala okuyamadım. :)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Tuhaf tesadüf ama Dorian Gray'in portresi gerçekten çok güzeldi. Tavsiye ederim :)

      Sil
  5. oooooo okunurmuş evet çarpıcı bir konuymuş, dorian gray filmi de güzel :)

    YanıtlaSil