TANITIM
Kitabın adı: Hayalet KalpYazar: Ali BenjaminTürü: Çocuk, AileYayın evi: Yabancı YayınlarıSuzy kendini, her şeye yabancı hissediyordu. Çünkü tek yakın arkadaşı Franny'yi bir kazada kaybetmişti. Franny boğulmuştu ve Suzy'nin kötü biten arkadaşlıklarını telafi etmek için başka bir şansı olmayacaktı. Suzy, bu trajedinin sebebinin nadir gerçekleşen bir denizanası sokması vakası olduğuna ve bazı şeylerin durup dururken olamayacağına ikna olmuştu. Bunun üzerine hayal dünyasında sessiz bir inzivaya çekilerek teorisini kanıtlamak için bir plan hazırlamıştı.
Bu plan Suzy'nin o güne kadar beslediği tüm korkularından sıyrılmasını ve önüne çıkan tüm engellere karşı koymasını sağlayacaktı. Önünde denizanalarıyla, evrene dair mucizelerle, yeni arkadaşlıklarla ve umutla dolu, kalpleri sızlatacak kadar içten bir yolculuk vardı. Hayatı, ölümü ve evrenin hayret verici harikalarını… ve hemen yanı başınızdaki sevgi ve umut olasılıklarını fark etmek sandığımız kadar kolay olmayabilir mi?
YORUM
Hayalet Kalp çok uzun zamandır rafımda okunmayı bekleyen bir diğer kitaptı. Karantina günlerinin en güzel yanı sanırım bu oldu. Kitaplara daha çok vakit ayırmak ve raftaki okunmamış kitapları bitirmek.
Kitabı her elime aldığımda, fark etmeksizin çevirdiğim sayfaların sonunda sayfa sayısına baktığımda, "buraya ne zaman geldim," diyordum. Kitabın dilini ve akıcılığı çok sevdim. Ama sonu beni pek tatmin etmedi. Kitapta çok güzel mesajlar var. On iki yaşında bir kızın hayranlık uyandıracak cinsten zeka ve cesareti vardı. Suzy, diğer çocuklardan çok farklıydı.
"Çünkü bazı kalpler yalnızca dört yüz on iki milyon kez civarında atar. Rakam büyük görünebilir. Oysa işin gerçeği, bu sayıyla on iki yaşınızı bile zor görürsünüz." (9. sf.)
Hayalet Kalp, on iki yaşında bir kızın çok sevdiği bir arkadaşını kaybetmesiyle başlıyor. Ölümünün 'durup dururken' olmadığını, bir sebebi olması gerektiğini düşünüyor. Bir gün okul gezisinde denizanaları hakkında açılmış bir sergiye rastlıyor. Ve bu konu çok ilgisini çekiyor. Arkadaşı Franny'nin denizanası sokması üzerine hayatını kaybetmiş olabileceğini düşünüyor ve bunun peşinden gidiyor. Araştırmalar yapıyor, denizanaları hakkında belki de büyüklerin bile bilmediği pek çok şey öğreniyor.
Kitapta pek çok klişe de mevcuttu. Örneğin; Suzy, kanımca farklı olması gerekçesiyle okulda diğer arkadaşları tarafından dışlanan bir çocuktu. Franny'den başka bir arkadaşı yoktu ki onu da hayatını kaybetmeden önce kaybetmişti zaten.
Kitap bana göre biraz yarım bitti. Hatta son sayfayı çevirdiğimde, "nasıl ya, devamı yok mu?" dedim.
Örneğin, Justin'le daha sonrasında neler olduğu konusu yarım kalmış gibiydi. Bu kısmı belki az çok tahmine bırakmış olabilir yazar ama Dr. Bacak'tan daha sonrasında hiç bahsetmiyor. Suzy'nin denizanaları hakkında yola çıkmak istediği seyahat de yarım kalıyor. Havalimanında bir anda aklına "belki de gerçekten durup dururken olmuş bir ölümdür," diyor... Eee, noldu şimdi? Nerede o farklı, cesaret tutkunu kız? Bir anda düşüncesini değiştiren şey uçağa binememesi mi olmuştu? Giriş gelişme olmuş da sonuç olmamış maalesef.
Kitap birçok dalda ödüle aday, Ulusal Kitap Ödülleri'nin de finalisti olmuş. Güzel bir cesaretlendirici öyküye sahip ama benim için sonu tatmin edici olmadı. Kitaba üç puan verdiğime bakmayın, sonunu pek sevmesem de kitabı genel anlamda çok sevdim. Bence siz de bir şans verebilirsiniz.
Kitabı her elime aldığımda, fark etmeksizin çevirdiğim sayfaların sonunda sayfa sayısına baktığımda, "buraya ne zaman geldim," diyordum. Kitabın dilini ve akıcılığı çok sevdim. Ama sonu beni pek tatmin etmedi. Kitapta çok güzel mesajlar var. On iki yaşında bir kızın hayranlık uyandıracak cinsten zeka ve cesareti vardı. Suzy, diğer çocuklardan çok farklıydı.
"Çünkü bazı kalpler yalnızca dört yüz on iki milyon kez civarında atar. Rakam büyük görünebilir. Oysa işin gerçeği, bu sayıyla on iki yaşınızı bile zor görürsünüz." (9. sf.)
Hayalet Kalp, on iki yaşında bir kızın çok sevdiği bir arkadaşını kaybetmesiyle başlıyor. Ölümünün 'durup dururken' olmadığını, bir sebebi olması gerektiğini düşünüyor. Bir gün okul gezisinde denizanaları hakkında açılmış bir sergiye rastlıyor. Ve bu konu çok ilgisini çekiyor. Arkadaşı Franny'nin denizanası sokması üzerine hayatını kaybetmiş olabileceğini düşünüyor ve bunun peşinden gidiyor. Araştırmalar yapıyor, denizanaları hakkında belki de büyüklerin bile bilmediği pek çok şey öğreniyor.
Kitapta pek çok klişe de mevcuttu. Örneğin; Suzy, kanımca farklı olması gerekçesiyle okulda diğer arkadaşları tarafından dışlanan bir çocuktu. Franny'den başka bir arkadaşı yoktu ki onu da hayatını kaybetmeden önce kaybetmişti zaten.
Kitap bana göre biraz yarım bitti. Hatta son sayfayı çevirdiğimde, "nasıl ya, devamı yok mu?" dedim.
Örneğin, Justin'le daha sonrasında neler olduğu konusu yarım kalmış gibiydi. Bu kısmı belki az çok tahmine bırakmış olabilir yazar ama Dr. Bacak'tan daha sonrasında hiç bahsetmiyor. Suzy'nin denizanaları hakkında yola çıkmak istediği seyahat de yarım kalıyor. Havalimanında bir anda aklına "belki de gerçekten durup dururken olmuş bir ölümdür," diyor... Eee, noldu şimdi? Nerede o farklı, cesaret tutkunu kız? Bir anda düşüncesini değiştiren şey uçağa binememesi mi olmuştu? Giriş gelişme olmuş da sonuç olmamış maalesef.
Kitap birçok dalda ödüle aday, Ulusal Kitap Ödülleri'nin de finalisti olmuş. Güzel bir cesaretlendirici öyküye sahip ama benim için sonu tatmin edici olmadı. Kitaba üç puan verdiğime bakmayın, sonunu pek sevmesem de kitabı genel anlamda çok sevdim. Bence siz de bir şans verebilirsiniz.
PUAN
13 Yorum
Okumamıştım daha önce bu kitabı. Yorumlarınızdan sonra merak uyandırdı açıkçası. Okuma listeme eklemeliyim sanırım.. Teşekkürler elinize sağlık :)
YanıtlaSilBen teşekkür ederimm :)
SilKitabı çok fazla gördüm ama hiç okuma isteği uyandırmamıştı bende. Yorumunu da görünce okumayarak doğru bir karar verdiğimi düşündüm :) Mutlu günler :)
YanıtlaSilBir ara çok popülerdi sahi. :D
SilBir ara çok sık görürdüm bu kitabı sonra unutmuştum şimdi yine geldi aklıma :) emeğinize sağlık :)
YanıtlaSilBir ara epey gündemdeydi. O zamanlardan bir arkadaşım hediye almıştı bana. Okumak şimdiye kısmet olmuş. :D Güzeldi ama :)
SilKitaplara vakit ayırmak gerçekten çok güzel oldu. Sadece sanki eskiden daha hızlı okuyormuşum gibi hissediyorum ama o zamanlarda tüm günümü ayırırdım, şimdi online dersler vs. derken bölünüyor. Bu kitabın kapak tasarımını çok beğeniyorum, bir de arkadaki ışıkların çok güzel :))
YanıtlaSilÇok teşekkür ederimmm :D ♥ Karantinanın en sevdiğim kısmı bu oldu gerçekten :D Öğrencilik zaten zor bir süreç, böyle daha da zor oldu sanırım sizin için :(
SilHi dear, your blog is so beautiful. I really like it.
YanıtlaSilFollow for follow? I already follow you. Btw I am the new one and I would appreciate it.
https://salyaves.blogspot.com/
Thank you!
SilGüzel bir konusu var :)
YanıtlaSilKitabı merak ettim ama sonu hakkında yazdıklarını okuyunca biraz kararsız kaldım. :)
YanıtlaSilhımmm şirin geldi bana seni okuyuncaaa, sonu hımms pikuu :)
YanıtlaSil