TANITIM
Kitabın adı: Tatyana ve Alexander (Bronz Atlı, #2)Yazar: Paullina SimonsTürü: Tarihi AşkYayın evi: Pegasus YayınlarıPaullina Simons uluslararası çoksatan eseri Bronz Atlı’da, karanlık II. Dünya Savaşı döneminde Tatyana’nın Kızıl Ordu subayı Alexander Belov’la yaşadığı büyük aşkın yürek burkan hikâyesini anlattı. Bu destansı hikâye Tatyana ve Alexander’la devam ediyor; savaşın yıkıcı gücüne rağmen adanmışlık ve aşkın yenilmezliği…
Tatyana, Amerika’da yeni bir hayat kurmak için savaşın yerle bir ettiği Leningrad’dan kaçtığında on sekiz yaşında, hamile ve duldur. Ancak geçmişin hayaletleri ve acı hatıralar peşini bırakmamıştır. Kızıl Ordu subayı Alexander Belov’un hâlâ hayatta olduğu ve ona ihtiyaç duyduğu düşüncesi ona işkence etmektedir.
Savaşçı, komutan Alexander. Suyun, ateşin ve gökyüzünün Alexander’ı. Sevgili Tanrım beni sana versin; tankların ve hendeklerin, dumanın ve kederin askerine, mutluluğumun ve özlemimin kaynağı Alexander’a. Her neredeysen seni arıyorum.
Okyanusların ve kıtaların ötesinde, Sovyetler Birliği’nde Alexander idam edilmenin kıyısından dönmüş ve savaşta gözden çıkarılmış askerlerden oluşan bir birliğin başına verilmiştir. Ancak Alexander, Stalin’in ölüm makinesinden kaçmak için son bir umutla adamlarını Avrupa’nın kalıntıları arasından geçirmeye ve Tatyana’ya ulaşmaya kararlıdır.
YORUM
Upuzun bir aradan sonra herkese yeniden merhaba! Tatyana ve Alexander'ı bitirmek biraz uzun sürdüğü için bu kadar geciktim. :D Tabi araya giren diğer ıvır zıvırlarla birlikte.
Bronz Atlı'yı bütün kalbimle severek okudum. Ama Tatyana ve Alexander için tam olarak aynısını söyleyemem çünkü kitap aşırı ağır şekilde ilerledi. Çok, çok yavaştı. Hatta bir süre kitaba ara bile verdim ama elime başka kitap almadım, çünkü biliyorum alırsam Tatyana ve Alexander asla bitmeyecekti. Velhasılıkelam, dün kitaba tekrar başladım.
Alexander ve Tatyana'nın birbirini yeniden bulması gerçekten çok uzun sürdü. Ama şunu söyleyebilirim, her ne kadar kitap ağır ilerlemiş olsa da kitaptaki her duyguyu; savaşı, açlığı, sefaleti, aşkı iliklerime kadar hissettim. Öyle ki kitabı okurken ara ara gözlerim doldu. Hele ki o son sahneler beni paramparça etti.
Kitap hakkında biraz bilgi vermeden önce söylemeliyim ki ikinci kitap biraz ağır işlemiş olsa da okunmaya değerdi. Şiddetle tavsiyemdir! Üçüncü kitap için sabırsızlıkla beklemekteyim.
Yazının bu kısımdan sonrası ilk kitabı okumayanlar için spoiler içerir.
Alexander'ın oynadığı oyunla birlikte Tatyana bir şekilde Amerika'ya gitmeyi başarır ama aklı hala Alexander'dadır ve öldüğüne bir türlü kendini inandıramaz.
Bir gün, Sovyetler Birliği'nden kaçarken yanında getirdiği çantasının içinde Alexander'ın boynundan hiç çıkarmadığı madalyasını bulur ve buna bir türlü anlam veremez. Çünkü eğer Alexander öldüyse madalya onunla birlikte olmuş olması gerekirdi.
Bu sırada Alexander Amerikan casusluğu yaptığı iddiasıyla suçlanmaya başlar. Aylar süren infazlar sonucunda idamına karar verilir. İdam gününde Alexander'a son bir şans vermeye karar vererek onu ceza taburuna gönderirler. Yani sınıra. Ve burada sağ kalmayı başarabilen sayısı yok desem yeridir.
Tatyana, bulduğu madalyanın peşine düşerek işin aslını araştırmaya başlar. Alexander'a gerçekte ne olduğunu bulmaya kararlıdır. Aylar yılları kovalamaya başladığı sırada ondan bir haber alır. Ama ne nerede olduğunu biliyordur ne de kesinkes yaşadığını. Kendini riske atar ve Alexander için yola koyulur.
Kitap çok detay barındırıyor olsa da söylediğim gibi, her duyguyu iliklerime kadar hissetmeden edemedim. Katlandıkları onlarca şeyin üstüne o yeniden karşılaştıkları sahne var ya... Diyecek söz bulamıyorum. kesinlikle okunmaya değer bir seri. Kitabın ağır işlenişi konusunda puan bile kıramadım. Benden on binlerce beş yıldız!
Seri bilgisi;
#1 - Bronz Atlı
#2 - Tatyana ve Alexander
#3 - Yaz Bahçesi
#4 - Özgürlük Çocukları
PUAN
